Çocuklara karne hediyesi verme geleneği, ödül ve ceza kavramlarına karşı çıkan düşünürlerin eleştiri konusu olmuştur. Bu düşünürler, çocuklara başarıları için ödül verilmesinin veya başarısızlık durumunda ceza uygulanmasının, uzun vadede olumsuz etkiler yaratabileceğini savunurlar. Ödül ceza sistemi genel olarak zaten yanlış bir sistem yine de kimi durumlarda, ilk başta ödül öneriliyor. Fakat sonrasında çocuk çocuğun görevi içsel motivasyonla yapması gerekiyor.
Dışsal motivasyon bizim dışardan verdiğimiz bu ödüller, onaylanma, beğenilmeye bağlı olanlar. İçsel motivasyon ise çocuğun kendi iç disiplini ve isteği. En önemlisi de bunun ateşlenmesi. Daha fazla detay için “Çocuğunuzun iç motivasyonunu yükseltin” yazımı okuyabilirsiniz.
İşte bu konudaki düşünceleriyle bilinen bazı düşünürlerin bakış açıları:
Alfie Kohn: Eğitim uzmanı ve yazar Alfie Kohn, ödül ve ceza sistemine karşı çıkan önemli bir figürdür. Kohn’a göre, çocuklara başarılarının karşılığında ödül vermek, çocukların içsel motivasyonlarını engelleyebilir. Onun görüşüne göre, çocuklar, doğuştan gelen merak ve öğrenme arzusuyla dünyaya gelirler. Ancak ödüller, çocukların bu içsel motivasyonlarını dışsal faktörlere bağlamalarına neden olabilir ve öğrenme sürecini olumsuz etkileyebilir.
Jane Nelsen: Çocuk eğitimi uzmanı olan Jane Nelsen, pozitif disiplin yaklaşımını savunur. Nelsen’e göre, ödüller ve cezalar, çocuklara sadece kısa vadeli davranış değişiklikleri sağlar, ancak uzun vadede etkili değildir. Onun önerisi, çocuklara olumlu davranışları öğretmek ve içsel motivasyonlarını güçlendirmek için bağlantı ve anlayışa odaklanan bir disiplin anlayışını benimsemektir.
Carl R. Rogers: İnsanistik psikolojinin öncülerinden olan Carl R. Rogers, öğrenme sürecinde çocuğun kendi potansiyelini keşfetmesini vurgular. Ona göre, çocuklar, doğal olarak öğrenme isteğine sahiptirler ve bu isteği teşvik etmek için ödüllerin ya da cezaların kullanılmasına ihtiyaç duyulmaz. Rogers, çocukların içsel motivasyonlarını ve özgünlüklerini korumak amacıyla destekleyici bir ortamın önemini vurgular.
Bu düşünürlerin ortak noktası, çocuklara öğrenmeyi sevdirmenin, içsel motivasyonlarını güçlendirmenin ve özgünlüklerini korumanın önemine vurgu yapmalarıdır. Ödül ve ceza sistemlerinin, çocuklarda sadece dışsal motivasyonlar oluşturarak, uzun vadede öğrenmeyi ve gelişimi olumsuz etkileyebileceği düşüncesi, bu düşünürlerin ana temalarından biridir.
Özetleyecek olursam; karne sonrasında o güne özel olarak beraber bir tatlı yemek ya da sinemaya gitmek gibi deneyimsel bir ödül verilebilir. Fakat bu ödülü verirken karnen çok iyi geldiği için algısı yaratılmamalı. Karnesinde zayıf da olsa bütün bir dönem çabaladığı için ve o gün bu çabalarının değerlendirmesini aldığı özel bir gün olduğu için beraber zaman geçirmek önemlidir.
Yeni haberler için bu siteyi Google News’ten takip etmeye devam edebilirsiniz.
Sevgilerle
Bu yazıyı beğendiyseniz sosyal medya hesaplarınızdan paylaşırsanız fazlasıyla teşekkür etmiş olursunuz.
Daha fazla bilgi için beni sosyal medyada takip etmeyi unutmayın – Facebook, Instagram, Pinterest ve Twitter.
Bu yazıyı daha sonra okumak için yazıdaki görseli Pin’leyebilirsiniz!