Çevrenizde mutluluğuyla mutlu olduğunuz, üzüldüğünde üzüldüğünüz kişiyi düşünün. Şimdi bu duygularınızı 10 ile çarpın. Bu duygunun tüm gün sürdüğünü adeta o mutsuzken sizin de düştüğünüzü düşünün. İşte buna kısaca idealize etmek diyoruz. Bu özellikle anne-babalara karşı oluyor ya da bir partnere karşı. Onları öyle kendi hayatımıza sokuyoruz ki arada sınır kalmıyor. Bu yazıda birini idealize etmek nedir ve neden aşırı aşırı kötü bir şeydir anlamaya çalışalım.
Öncelikle ben psikolog değilim sadece bu alanlarda okuma yapmayı seviyorum. Kendi kendime sorun çözmeye alışık olduğumdan bol bol okuyorum. Tıkandığım yerde psikologa da gidiyorum. Bu yazının çözüm olmasını umarım. Olmasa bile en azından şunu diyebilirsiniz; “Benim sorunum onu idealize etmekmiş demek ki”. O yüzden önce bu kavram nedir ne değildir bunu anlatmak istedim.
İdealizasyon çocukluk döneminde ebeveynin idealize edilmesi ve ebeveynin her şeyi yapabilen kişi olarak bilinmesi ile başlayan bir mekanizmadır. Buna istinaden çocukların annelerini babalarını süperinsan gibi görme eğilimleri olur. Güvendiğimiz, bağlandığımız ve sevdiğimiz insanları bir ölçüde idealize etmek normaldir.
https://aylinakpinarli.com/
Birini İdealize Etmekten Nasıl Kurtuluruz?
Birini idealize etmek, kişiyi gerçeklikten uzaklaştırabilir ve ilişkilerde sağlıksız beklentilere yol açabilir. Bu durumdan kurtulmak için aşağıdaki adımları düşünebilirsiniz:
Gerçekçi Olun: İdealize ettiğiniz kişiyi daha objektif bir şekilde değerlendirin. Herkesin eksiklikleri ve zayıf noktaları vardır. Onları sadece olumlu yönleriyle değil, tümüyle kabul etmeye çalışın.
Kendi Değerinizi Hatırlayın: Kendinizi sadece bu kişi üzerinden değerlendirmeyin. Kendi güçlü yönlerinizi ve değerinizi hatırlayarak, bağımsız bir birey olduğunuzu unutmayın.
Bağımsızlık: Kendi hayatınızı sürdürmeye odaklanın. Başkalarının varlığı size mutluluk getirebilir, ancak kendi bağımsızlık ve mutluluğunuzun sorumluluğunu almak önemlidir.
Gerçekçi Beklentiler: İlişkilerde ve insanlarla ilgili beklentilerinizi gerçekçi bir şekilde değerlendirin. Hiç kimse mükemmel değildir ve herkesin kusurları vardır.
Duygusal Sınırlar: Duygusal sınırlar koymak, başkalarının sizin duygusal refahınızı etkilemesini engeller. Kişisel sınırlarınızı belirleyin ve onlara sadık kalın.
Kendi Hedeflerinize Odaklanın: Kendi hedeflerinize odaklanarak, kendi yaşamınızda başarılar elde edin. Bu, sadece başkalarının başarılarına odaklanmanızı engelleyerek, kendi özsaygınızı artırabilir.
Danışmanlık Alın: Eğer idealizasyon konusunda sürekli sorun yaşıyorsanız, bir terapistten yardım almayı düşünmek faydalı olabilir. Profesyonel destekle bu düşünce kalıplarını anlamak ve değiştirmek daha etkili olabilir.
Yeni haberler için bu siteyi Google News’ten takip etmeye devam edebilirsiniz.
Sevgilerle
Bu yazıyı beğendiyseniz sosyal medya hesaplarınızdan paylaşırsanız fazlasıyla teşekkür etmiş olursunuz.
Daha fazla bilgi için beni sosyal medyada takip etmeyi unutmayın – Facebook, Instagram, Pinterest ve Twitter.